“Kuzey Makedonya Aşağı Banisa Osmanlı Türkçesi Şâhideleri” Prof. Dr. Ertuğrul Karakuş ve Zekiriya Hasipi tarafından kitaplaştırılan kitabı gece “Genç Kalemler” Derneğinde gerçekleştirildi. Balkanlar ve Kuzey Makedonya Türk-İslâm varlığı açısından son derece mühim belgeler olan şâhidelere yönelik tespit ve tahlil çalışmalarını içeren kitap, “Genç Kalemler” Derneği destekleri ile Yeni Balkan Yayınları tarafından okuyucu ile buluşturuldu.

Tanıtımda, T.C. Üsküp Büyükelçiliğini temsilen Üçüncü Katip Cüneyt Talha Özyürek, MATUSİTEB Başkanı Tahsin İbrahim, Atatürk İlkokulu Müdürü Nuri Mazlam, Vizyon Üniversitesi Rektör Yardımcısı Abdülmecit Nureddin, MRT Türkçe yayınları Sorumlusu Sedat Azizoğlu ve çok sayıda davetli katıldı. 

Yusuf, “Mezar taşları, Banisa’nın bir tapusu niteliği taşımaktadır”

Selamlama konuşmalarıdında söz alan, Genç Kalemler Derneği Başkanı Beytullah Yusuf, “Derneğin 15. Yılını kutlamanın gurur yaşadıklarını”, ifade etti. Yusuf devamda, “Milli değerlere sahip çıkan bir dernek olarak, bu kitabın içeriğini oluşturan mezar taşları, bir milletin kimliğini, adetlerini, inançlarını ve üzerinde bulunduğu coğrafya ile kurduğu kültürel bağları yansıtan çok önemli bir belge olduğunun ve mezar taşlarının Banisa’nın bir tapusu niteliği taşıdığını” belirti. 

Sulooca, “Bu eser Türk sanatının, edebiyatının, kültürün şahitliğidir”

Yeni Balkan Genel Yayın Yönetmeni Mürteza Sulooca, “Genelde insanlar ölüm sözü açıldığında konudan kaçtıklarını, uzak durmaya çalışmaktalar. Fakat Zekeriya ve Ertuğrul hocam taşları teker teker temizleyerek, kitap haline getirmeleri çok önemli. Kitabın da başında belirtildiği gibi bu bir şahitliktir. Makedonya Türklerinin Müslümanların bir şahitliğidir. Bu eser Türk sanatının, edebiyatının, kültürün şahitliğidir” dedi.

Kitab Editörü Abdülmecid Nurdin, “Mezar taşlarının geleneğinin kadim Türk geleneği olduğunu ve mezar taşlarının Türklerinin Balkanlarda varlığının asırlara dayandığını” söyledi.     

Özyürek, “Kitabın Makedonya Türk kimliğinin korunması açısından çok önemli olduğunu, bu nedenle kitap müelliflerine teşekkürlerini” ifade etti. 

Büyükelçi Temsilcisi Talha Özyürek, “Kitabın Makedonya Türk kimliğinin korunması açısından çok önemli olduğunu, bu nedenle kitap müelliflerine teşekkürlerini” ifade etti. 

MATUSİTEB Başkanı Tahsin İbrahim, “Bugün Makedonya Türk varlığının önemli bir faliyetindeyiz, Osmanlı Türkçesi Şâhideleri kitabı sadece bir kitab değil, atalarımızın mirasını anmakla kalmıyor, gelecek nesillere de aktararak, Banisa’da yüzyıllık Türk varlığının tescili olduğunu söyledi. 

Abdi, “Dünyadaki tüm arşivler yansa, mezar taşları ile yeniden tarih yazılabilir”,

Kitabın tanıtımını yapan Genç Kalemlerin Eski Başkanı Onur Abdi, kitap hakkında bilgileri paylaşırken, “dünyadaki tüm arşivler yansa mezar taşları ile yeniden tarih yazılabilir”, alıntısını aktararak mezar taşların önemine vurgu yaptı. Abdi, Kitabın beş bölümden oluştuğunu söyledi: Mukkadime, Şahideler, Tarih ve İsim Listesi, Şahide’lerde Yer Alan Bazı Şiirler, Parçalanmış Veya Okunmaz Hale Gelmiş Bazı Taşlar. 

Hasip, “Mezar taşları aracığıyla bu topraklarda 300 yıl - 3 Asır önceki atalarımızın varlığına şahit olduk”

Müellif Zekeriya Hasip, “Daha küçük yaşlarda rahmetli dedemin, ki kendisi Rüştiye mezunuydu kitaplarına bakar ilgimi çekiyordu. Kur’an kurslarında talebe olamam hasebiyle harflerin benzerliği nedeniyle kitapları okumaya- anlamaya çalışıyordum. Bu da beni Türkolojiye sevk etti. Üniversitede Osmanlı Türkçesi ile tanıştık, Osmanlıcaya ağırlık vermeye başladık. Halkımızın mezar taşları konusundaki merak ve ilgisi de benim için bir motivasyon oldu. Bir Türkoloji mezunu olarak bunu ortaya çıkarmak benim bir vefa borcum olarak gördüm. Kendi çabalarım yeterli olmadı, Karakuş Hocamla birlikte ki kendisi bu sürecin taşıyıcısı oldu, hayalim ve borcumu gerçekleştirdim.  

Araştırmalar esnasında nelere şahid olduk, mezar taşları aracığıyla bu topraklarda 300 yıl - 3 Asır önceki atalarımızın varlığına şahit olduk. Mezarlıklar içerisinde yer alan ailelerin isimleri bugün de o ailelerde devam ettiğine şahid olduk. 300 yıllık bu geçmişte bu köyde hafızların, mollaların, agaların varlığına şahit olduk.” dedi.

Çalışmaların geç kalındığını belirten Hasip, keşke bu çalışmalar mezar taşların bir çoğu yıkılmadan önce olsaydı diyerek” üzüntüsünü dile getirdi.  

Karakuş, “Mezar taşlarının % 80’nin yok edilmiş” 

Çevrim içi olarak tanıtıma katılan Karakuş, Türklerde ölüm kültürü ve geleneği üzerinde bir konuşma yaparak, dünyada hak olan tek ölüm olduğunu ifade etti. Kendisinden kaçılamayan ve Hakka götüren ölümün olduğunu ifade etti. Mezar taşına baktıkça dünya hayatının ne kadar geçici olduğunu belirtti.  

Daha önce, “Makedonya Debre-Jupa bölgesi” kitâbeli mezar taşları, “Yançe-Oruç (Urviç)-Yelovyane” köyü kitâbeli mezar taşları ve Makedonya Debre Fatih (Hünkâr) Cami kitâbeli mezar taşlarına yönelik tespit ve kitaplaştırma çalışmalarımız olmuştu, diyen Karakuş, mezar taşlarının asırlık medeniyetin sessiz bekçiler olduğunu belirtti. Karakuş, “Mezar taşlarının % 80’nin yok edildiğini” kaydetti.

Banisa mezar taşlarına baktığımızda, 300 yıllık şiirleri, Türkistan’dan gelen güzel taş işçiliğini, hat sanatının güzeliğini görebilirsiniz. 

Programda Onur Hüseyin tarafından yazarların biyografilerini okudu. Program sonunda kitaplar imzalanarak katılımcılara sunuldu.