Ankara Üniversitesi (AÜ) İlahiyat Fakültesi Din Eğitimi Anabilim Dalı Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Beyza Bilgin hayatını kaybetti.
Birçok öğrenci yetiştiren, özellikle Kuzey Makedonya’dan Ankara’da eğitim alan öğrencilere hocalık yapan Prof. Dr. Beyza Bilgin’in, bugün (20 Kasım 2024), AÜ İlahiyat Fakültesine getirilecek olan cenazesi, fakültede kılınacak öğle namazının ardından Ankara Gölbaşı Mezarlığında toprağa verilecek.
Prof. Dr. Beyza Bilgin kimdir?
1935 yılında İzmir’de doğdu. Babası Makedonya (Ustrumca) Türklerinden İbrahim bey, annesi Özbekistan kökenli Saliha hanımdır.
Beyza Bilgin, ilkokulu Karabük, İstanbul ve Eskişehir’de, ortaokulu ve liseyi Eskişehir’de bitirdi. 1955-56’da bir yıl AÜ Fen Fakültesi Yüksek Kimya Mühendisliğine devam etti. 1956-57’de ayrılarak AÜ İlahiyat Fakültesine girdi. 1960’ta mezun oldu. 1960-61’de Yozgat İmam Hatip Lisesinde, 1961-1965’de Ankara İmam Hatip Lisesinde meslek dersleri öğretmenliği yaptı. 1963-1964 öğretim yılında Almanya’nın Münih şehrine, ortaöğretim kurumlarında din dersleri incelemeleri için gitti.1965-1966 öğretim yılında AÜ İlahiyat Fakültesinde pedagoji asistanı oldu. 1971’de “İslam’da Eğitimin Temeli Olarak Sevgi” tezi ile doktor, 1979’da “Türkiye’de Din Eğitimi ve Liselerde Din Dersleri” tezi ile doçent ve 1988’de “Eğitim Bilimi ve Din Eğitimi” takdim tezi ile profesör oldu. İlahiyat Fakültesinde yönetim kurulu üyeliği ve dekan yardımcılığı görevlerinde bulundu. Din Eğitimi ve Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı Başkanı ve Öğretim Üyesi olarak görev yaptı.
Beyza Bilgin, 2004 yılında Alman Devlet Nişanı aldı. 2005 yılında ise Kültür Üniversitesi tarafından Yürekli Kadın Ödülü’ne layık görüldü.
Prof. Dr. Beyza Bilgin, Ankara’da eğitim alan Makedonyalı öğrenciler tarafından sevilen biriydi. Makedonya’da çıkan “Birlik” gazetesinde de yazılar yazdı, Üsküp Radyosu Türkçe Programı’nda eğitici bilgilerini aktardı. Aynı zamanda Makedonya’da düzenlenen birkaç konferansa konuşmacı olarak katıldı.
Birçok kitabı, makalesi, çevirileri de bulunan Prof. Dr. Beyza Bilgin, yayınladığı “Elli Bin Yıllık Bir Gün” kitabını, Balkanlar’a hediye etmek amacıyla Makedonca ve Arnavutça yayınlama arzusundaydı fakat bu isteği gerçekleşemedi.