Savunma ve güvenlik alanında küresel bir marka haline gelen Türkiye’nin öncü kuruluşlarından ASELSAN, Balkanlar ofisini Üsküp’te açtı. Ofisin resmi açılışına katılmak üzere Üsküp’ü ziyaret eden ASELSAN Genel Müdürü Ahmet Akyol ile röportaj gerçekleştirdik.

Sorularımızı yanıtlayan Akyol, ASELSAN’ın Makedonya’da hayata geçirdiği projelerden, gelecekte yapılması planlanan faaliyetlere kadar birçok konuya açıklık getirdi.

-10 yıl önce Makedonyada bir şube açtınız. Kurarken amacınız neydi ve 10 yılda Makedonyada neler yaptınız?

“2014 yılında Makedonya’nın otoyollarının ücret toplama sistemlerini geliştirmek üzere ASELSAN görevlendirildi. Burada bizim inşaat sektörümüz de oldukça başarılı projeler yürütüyor. ASELSAN olarak bizim de bu otoyolların daha katma değerli elektronik kısımlarını yapabilme kabiliyetimiz bulunuyor.  Bu çerçevede, Türkiye’de uzun yıllardır Boğaz köprülerine, otoyolların tamamına kurduğumuz akıllı ücret toplama sistemlerini buraya da kurduk. Şu anda, kurulduğu günden bugüne gerek karayolları idaresi gerek buradaki ilgili birimlerden büyük bir memnuniyet var. Kurduğumuz sistem, uygunsuz geçişleri sıfıra indirdi, karayollarının uzun dönemli gelirlerini arttırdı ve bu sistemin daha az insanla, daha teknolojik şekilde yönetilmesine imkân verdi. Şu anda da, yeni otoyollar yapıldıkça biz de projelerimizi faz faz ilerletiyoruz. Bununla birlikte yapılan otoyollarda kurulan ücret toplama sistemlerinin akıllı ulaşım sistemleriyle ilgili de buradaki yetkililerle çalışma yapıyoruz. Birtakım sensörlerle döşediğimiz akıllı kameraların, akıllı radarların, araçların geçişlerini ölçebilen, yere döşenen sistemlerin olduğu ve bunların hepsinin ortak bir yazılımla yönetildiği bir çözümü de Makedonya makamlarına ulaştırdık. Umarım önümüzdeki dönemde bununla ilgili proje de başlarsa bu otoyolları daha etkin, daha verimli işletebilmek için gereken sistemleri de burada kuracağız.”

-Makedonyada bugün ASELSAN Balkanlar Ofisi’ni açtınız. Merkez olarak neden Üsküp’ü seçtiniz ve bu doğrultudaki hedefleriniz nelerdir?

Türkiye’nin önde gelen savunma sanayii firmalarından biri olan ASELSAN, aynı zamanda dünyada son bir yılda en hızlı büyüyen 10 savunma şirketi arasında yer alıyor. Bugün, 11 bin çalışanımız var. Türkiye’nin birçok bölgesinde güvenlik güçlerimizin faaliyetlerini biz icra ediyoruz. Bunun yanı sıra 20 ülkede operasyonumuz var, 88 ülkede ise ASELSAN ürünleri kullanılıyor. Biz teknolojide gerçekten iyi bir seviyeye geldik. Ürünlerimiz, dünyanın dört bir yanında yaygın olarak kullanılıyor. Bu kapsamda dost ve müttefik ülkelerle iş birliğini arttırmayı da kendimize önemli bir hedef olarak belirledik. Bu coğrafya da askeri ve politik ilişkiler bakımından dost coğrafyamız. Tarihsel olarak gönül coğrafyamız ve yine askerî doktrin olarak da benzer süreçler ve usulleri güttüğümüz bir yer. Bu sebeple Balkanlar’da çalışmayı sadece iş olarak değil, aynı zamanda sorumluluk olarak görüyoruz. 

“Balkanlara Üsküp’ten hizmet etmek büyük avantaj”

“Üsküp, Balkanlar’daki merkezi lokasyonu itibariyle bölgedeki diğer ülkelere erişim ve iletişim kolaylığı açısından avantajlı bir konumda yer alıyor. Türkiye’nin hem Kuzey Makedonya ile hem de bu coğrafyadaki diğer ülkelerle ilişkilerinin sağlıklı olması nedeniyle, Balkanlar’a hizmet için en ideal yerin burası olacağı değerlendirmesinde bulunduk.  Bugün de bu ofisi bu amaçla açtık. Bu adımımız, Türkiye’nin ve ASELSAN’ın bölgeye verdiği önemi yansıtıyor.  Üsküp’ten  bütün Balkanlar’a hizmet etmek bence buradaki bütün kullanıcılar açısından önemli bir avantaj olacak. İhtiyaç duyulduğunda kendilerine anında hizmet verebileceğimiz bir anlayışı buraya taşımış olduk.”

-ASELSAN olarak farklı alanlarda ürünleriniz var. Savunmayla birlikte önümüzdeki dönemde hangi ürünleri ön plana çıkarmayı planlıyorsunuz?

“ASELSAN’ın ürünleri üç başlıkta yoğunlaşıyor. Birincisi, savunma alanı. Burada ASELSAN silahlı kuvvetlerin kullandığı silah sistemleri, radarlar, optikler, hava savunma sistemleri, drone önleme sistemleri gibi çözümler sunuyor. Bunlar zaten, bu coğrafyada da kullanılıyor ve inşallah ileride daha çok kullanılacak. 

İkinci başlıkta, özellikle güvenlik projeleri var. Bu alanda kullanılan ürünler arasında, daha çok İçişleri Bakanlıklarının ilgi alanında olan, kent güvenliğinde kullanılan kameralar ile kentteki polis, jandarma birliklerinin kullandığı haberleşme sistemleri yer alıyor. Yine kritik tesislerin korunması, dronelara karşı çözümler sunan sistemler,  çevre güvenliği alanındaki sistemler  ve en önemlisi de son dönemde bütün dünyanın üzerinde çok durduğu sınır güvenlik sistemleri burada karşımıza çıkıyor. Türkiye’de binlerce kilometre sınır güvenlik sistemini ASELSAN şu anda fiilen sağlamış bulunuyor ve bu sistemler aktif olarak kullanılıyor.  ASELSAN olarak Türkiye’nin bütün coğrafyasında, bütün il ve ilçelerindeki kamera güvenlik sistemlerini sağlamış durumdayız ve dünyanın değişik ülkelerinde de bu çözümleri uyguluyoruz. Dolayısıyla, sunduğumuz çözümler arasında İçişleri Bakanlığı’nın ve güvenlik güçlerinin kullandığı, sınır güvenliğinin de ön planda olduğu bir alan var.

“Vatandaşların ve ülkelerin hizmet görmek istediği kritik teknolojileri ASELSAN sağlıyor”

“ASELSAN’ın sunduğu sistem ve çözümler arasında bir üçüncü başlıkta da tamamen sivil teknolojiler var. Az önce saydığımız ücret toplama sistemleri bunun bir örneği. Bununla beraber yüksek hızda ağırlık ölçüm sistemleri, demiryolu sinyalizasyon sistemleri, sağlıkla ilgili bazı ekipmanlar, enerji scada sistemleri gibi tamamen sivil olup stratejik önceliği olan sistemleri de sağlıyoruz. Özetle ASELSAN, ağırlıklı olarak savunma olmak üzere güvenlik ve sivil alanlarda da aslında vatandaşın ve ülkelerin hizmet görmek istediği kritik teknolojileri sağlıyor.”

-ASELSAN Ukrayna’dan Balkanlara, oradan Malezya’ya dünyanın birçok yerinde karşımıza çıkıyor. Bu geniş coğrafyada çalışmak size neler katıyor ve aynı zamanda iş gücü almak yerine yerel partnerler tercih ediyorsunuz. Bu konudaki stratejinizle ilgili biraz açıklama yapar mısınız?

“ASELSAN 1975 yılında kuruldu. İlk 15-20 yıl milli olarak haberleşme sistemlerini geliştirebilir miyiz hedefiyle yola çıkmış ve bunu başarmış bir şirketiz. 2000’li yıllarda ise bütün savunma elektronik sistemlerini geliştirme hedefiyle yoluna devam etmiş ve onları da başarmış bulunuyoruz. Üçüncü fazda ise, bütün bu yetkinliklerimizi uluslararası arenaya taşıma hedefiyle yolumuza devam ediyoruz. Biz bugün 20 ülkede faaliyet gösteriyoruz. Pek çok coğrafyada fabrikamız, ofislerimiz ve iştiraklerimizle büyümeye devam ediyoruz, 88 ülkede de ürünlerimiz kullanılıyor. 

Her geçen gün büyüyor, büyürken de ürün sayımız, çalışan sayımız, teknolojik derinliğimiz artıyor ve bunun doğal sonucu olarak, geliştirdiğimiz çözümleri dünyadaki dost ve müttefik ülkelere, kardeş ülkelere de sağlıyoruz. Biz artık ASELSAN’ı uluslararası bir şirket olarak tanımlıyoruz. ASELSAN, Türkiye’den çıkan uluslararası bir şirket ve buna uygun olarak hareket ediyor. Dolayısıyla, dünyanın değişik ülkelerinde var olmanın ve her coğrafyanın farklı zorlukları var; her birinden gelen yeni geri bildirimler bizim yeni yeni projelere, teknolojilere yönelmemize neden oluyor.  Dolayısıyla ASELSAN, dünya çapında iş yapan, dünya çapında düşünen, dünya çapında problemlerle uğraşan ve bunlara çözüm geliştiren global bir şirket artık.”

-Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

“Buradaki paydaşlarımıza, Balkanlar’daki bütün dost ve müttefiklerimize ASELSAN Balkanlar Ofisi’nin hayırlı olmasını temenni ediyorum. Buranın kısa zamanda büyüdüğünü ve geliştiğini hep beraber göreceğiz.”